BUGÜNÜ YAŞAYIN, HER DETAYIYLA!
Büşra Bütün
busrabutun18@gmail.com

BUGÜNÜ YAŞAYIN, HER DETAYIYLA!

12 Mart 2023 Pazar 14:31 makaleler


Son zamanlarda sıkça aklıma gelen tek şey; John Lennon’un “Hayat, biz planlar yaparken başımıza gelenlerdir.” sözüdür.

Yarın hiç ölmeyecekmiş gibi yaşar ve ardı arkası kesilmez planlar yaparız. Hayaller kurar ve gerçekleşmesini bekleriz. Oysa bu gece yastığa başımıza koyduğumuzda yarın başımıza geleceklerden bihaberizdir.

Bizler A yolundan gitmeyi kafamıza koymuşken, hayat bize öyle oyunlar oynar ki; kendimizi bir anda B yolunda buluveririz. Geriye hayal de kalmaz, plan da…

Bir ay sonra çıkacağımız geziyi planlarken olmama ihtimali hiç aklımızdan geçmez. Oysa olacakları önceden görme yetimiz olsaydı, bugün olduğumuz yerde duruyor olabilir miydik?

Tıpkı 6 Şubatta olduğu gibi…

Sabah işe gidecek diye kıyafetlerini özenle hazırlayan genç bir kadının umudu, misafiri gelecek diye yaptığı hazırlıklarla gününü planlayan teyzenin neşesi, okullar açılıyor diye heyecandan uyuyamayan ve arkadaşlarını özleyen küçük bir çocuğun hayalinde kaybolduk hepimiz.

Özür dileyemeden yitirilen canlar, kırgın ayrılan kalpler, son kez sarılamadan kopan bedenler…

O gün sabah olmadı, o gün saatler durdu, o gün hayaller yerle bir oldu.

Oysa ne kadar umutluydu herkes, ne kadar hevesliydi ertesi güne uyanacağına…

Sadece yaşayan öğrenmedi yarın olmama ihtimalini, hepimiz öğrendik. Hepimiz durduk, hepimiz şahit olduk her şeyin boş olduğuna. Bırakın yarını, bugünü yaşarken bile tereddüt eder olduk. Yürürken, yatarken, yemek yerken…

Bir dakika sonramızı planlamak yerine endişe kapladı hepimizin yüreğini. Duygular karmaşıklaştı, hislerimizi kaybettik.

Şimdi aradan günler geçti, sonra aylar geçecek belki yıllar…

Ama bir şey hiç değişmeyecek!

Bizi korkutan gelecek endişesi ve hayal kurarken bile içine kapılıp gittiğimiz korku…

Nefes almak ne büyük bir nimetse onu bile belki yeni kavrar olduk, dün fark etmediğimiz tüm detaylara farklı gözle bakar olduk. Ama elden ne gelir ki?

Kadere inanan ve ondan beslenen hiçbir beden, olması gerekeni değil olmaması gerekenin önüne geçemeyeceğini anlamış oldu. Toplumsal yargıların üstümüzde bıraktığı baskıya değil, ebedi yaşamın baskısına teslim oldu.

Şimdi ne mi olacak?

Hiçbir şey…

Bizler yaşamaya devam edeceğiz ve yarının bizlere hayırlarla gelmesi için dua edeceğiz. Hayal kurmaktan vazgeçmeyeceğiz, planlar yapmaya devam edeceğiz. Hayatın bizim için kurduklarından bihaber…

Ama yine de umutsuz olmayacağız, hep inanıp dua edeceğiz. Kalanlara ve elimizdekilere sahip çıkıp onların değerini bileceğiz.

Ne korkuyla yaşayabiliriz ne de umursamazlıkla!

Her şeyin dozunu kendimiz belirleyeceğiz ve hayata sıkı sıkı tutunacağız. Belki de yarın yeniden güneş açar. Belki yarın yeniden ısınırız. Belki de yarın hemen yanıbaşımızdadır.

Belki yarın yeniden yaşamaya başlarız. Nefes alıyorsak bir sebebi var, unutmayın.

Kalp kırmayın, bugünün işini yarına bırakmayın ve sözleyeceklerinizden korkmadan dile getirin. Sonraya bıraktığımız şeyleri sonra yapamayabiliriz.

Velhasıl kelam, bugünü yaşayın. Her detayıyla…